4 Ağustos 2008 Pazartesi

04 Ağustos 2008

Merhaba,

Hani bir papatya çiçeğini elimize alır ve başlarız ya yapraklarını tek tek yolmaya... Seviyor, sevmiyor, seviyor, sevmiyor... Sonunda şansımıza ne çıkarsa…Seviyor çıktığında, memnun kalırız bizi sevdiğini (zannettiğimizi) teyit ederiz (!) son yaprakla…Ya bir de sevmedi çıktıysa? Yeminossun bizi sevdiğine, sevmediğine pişman ederiz o son yaprağın ve karşı tarafın.

İşte günlerdir aşk için papatya yapraklarını koparır gibi bir parti daha masalını; “Kapatır, kapatmaz, kapatır, kapatmaz...” diyerek siyasi ve hukuki tahminler yapıla geldi ve nihayet dün papatyanın “son”, zurnanın “zırt” dediği an geldi ve son sözü söylemenin edasıyla “Kapatılmamıştır!” deniverdi. Hem de 6’ya 5! Yani şeşi beş…

Tarihinde parti kapatmaya alışkın olanlar, bu partiyi kapatmış olsalardı (Oldu ya papatyanın son yaprağı, tavlanın zarı böyle deseydi?) ne olurdu? Zalim, mazlum olurdu! Şu ana kadar kapatılan bütün partilerden daha mazlum! Bazılarına siyaset yasağı gelse ne olurdu? Adam fiili olarak yönetmez! De... Fikri olarak yönetiverirdi yeraltından, Amerika’dan, oradan, buradan! Üstelik yine yasaklandığı için zalim, mazlum olurdu… Hazine yardımı kesilmeseydi ne olurdu? Onlara koymazdı bence! Çünkü devede kulak! Biri size demez mi yahu, “Ne hazinesi mirim; sadece hazine yardımı alınarak bunca mal mülk, gemicik alınır mı, Oxford’da okunur mu? Şirketler kurulur mu? Seçim zamanları; demirler, kömürler, unlu gıda mamulleri, bilumum baklagiller ailesi ve hatta herkese küçük bir altın kuşatmasıyla har vurulup harman savurma cesareti sadece hazineyle olur mu?”. Annem bize siz hiçbir zaman zengin olamazsınız der. Neden diye sorduğumda, “Yan ağrınız yok!” der. Yani kendi kazancınızın dışında, deden, babadan, Mısırdaki akrabamızdan (!)... Yan arıklar (!) olmasa %45’ler olur mu?

Yani sözümün sonu şu, parti kapatmak demokratik değil! Hem de hiç değil! Çünkü demokrasi düşünce özgürlüğünden yanadır. Anayasasında bunu güvence altına alır, kendi dışındakilere yaşam alanı tanır. Demokrasilerde tekellere hayır denir, toprak reformu yapılır, özelleştirmeye hayır denir, herkese parasız sağlık, parasız eğitim denir. Yani demokrasilerde papatyanın son yaprağına bırakılmaz umutlar… Yaprağın sonu senin mücadelenle şekillenir ve senin son sözünle…

*Bu yazının tüm hakları Perihan ÜGE’ye ait olup izinsiz kullanılamaz!