16 Haziran 2008 Pazartesi

16 Haziran 2008

Merhaba,

Yıllar boyu gazete sayfalarının köşelerinde penceresini aralayıp okuduğum yazılar… Bazen "Ah! Ne güzel yazmış, helal olsun!" dediğim, müptelası olduğum, okumadan duramadığım yazılar ve onun dilleri... Dillendirenleri... Bazen de "Köşeden öyle mi görünüyor? Bence rotanı biraz değiştir!" diyesim gelenler... Madem bir köşen var tozlu gazete sayfalarında "hakkını ver" dediklerim... Muhteşem bir dil, edebiyat, bir yürek örgüsüyle ince dokunanlar… Dillerinde yürek taşıyanlar, penceresini kapatıp sıkıca kafasını sabunsuz suya sokanlar... Köşelerinden araladıkları yer kadar bir şeyler, çok şeyler, hiçbir şey söylemeyenler…

Ben "K" şıkkını kullanmak istiyorum! Bu dünyaya dair bir sözümüz varsa, ne az, ne çok, ne hiçbiri. Yanımda suyum var, sabunum var! Ben onlara dokunmak istiyorum benim gibi suyunu ve sabununu yanına alanların yüreğiyle beraber... Bu köşe, yüreğini yeldeğirmenlerine karşı sözü olanların köşesi! Rotamız "Yeldeğirmenleri"ne vira vira! Her hafta görüşmek ümidiyle...

*Bu yazının tüm hakları Perihan ÜGE’ye ait olup izinsiz kullanılamaz!